Okul Öncesi Kodlama

Okul Öncesi Kodlama Çalışmaları

Okul Öncesi Kodlama

Okul öncesi kodlama neden önemlidir?, Nedir?, Çalışmalar veya etkinlikler nasıl düzenlenmelidir? gibi sorulardan önce size biraz kuşaklardan bahsetmek istiyorum. Çünkü kodlamayı 10-15 yıl öncesine kadar liselerde bile tek tük görürken şimdi okul öncesi müfredatına kadar nasıl indi sorusunun cevabını bizlere kuşaklar anlatacak.

Eminim herkes X, Y ve Z kuşaklarını duymuştur.

Şimdi size kısaca kuşakları anlatacağım bakalım kuşaklarınız gerçekten de sizi yansıtıyor mu?

X Kuşağıyla başlayalım. 1965-1979 yılları arasında doğan kişiler X kuşağıdır. Genel özellikleri ise kurallara uyumlu, otoriteye saygılı, aidiyet duyguları güçlü, saygılı, sadık, itaatkar ve çalışkanlar. Belki anne-babalarınız belki dedeleriniz ya da çevrenizde yakinen tanıdığınız bu tarihler arası doğmuş kişileri düşünün. Özellikler uyumlu mu? Benim ailem ve akrabalarımın çoğu bu tarihler arasında doğmuş ve bu özelliklerin hemen hemen hepsi uyumlu. Çalışmayı gerçekten seven bir nesil, kurallara her zaman uyumlular. Boşanmaların çok sık rastlanmadığı bir nesil çünkü sadıklar ve aidiyet duyguları gelişmiş ve en belirgin olan özellik saygılılar. Tanımadığınız kişilerden bile gelen bir “iyi günlerin ” cevabı her zaman karşılık bulur bu yaş gruplarında. Bana göre X kuşağı özellikleriyle kesinlikle uyumlu.

Y Kuşağıyla devam edelim. Bu dönem ise 1979-1999 yılları arasında doğanlar. Özgürlüğüne düşkün, otorite de neymiş diyen, marjinal, teknolojiye geçiş dönemine en iyi şahitlik yapmış ve o geçiş dönemini sonuna kadar yaşayan, kendi sınırlarını ve kurallarını belirleyebilen bir nesil. Evet Y kuşağı kesinlikle benim.

Z Kuşağı ise, 2000 yılından 2012 ye kadar olan zamanda doğmuş kişiler. Bu nesil “milenyum çocukları” ya da “internet kuşağı” diye de adlandırılır. Y kuşağında teknoloji çok hızlı evrildi ve Z kuşağındaki nesil teknolojinin tam göbeğine doğdu ve internetle büyüdü. Bu durum da bu çocukların “internet çocukları” diye adlandırılmasına sebep oldu. Özellikleri ise sabırsız olmaları, hızlı tüketmeleri ve pek hırslı olmamaları. Bu saydığımız özellikler kötümser olanları peki iyi olanlar. Hızlı düşünebilmeleri, çözüme kolay ulaşabilmeleri ve bundan önceki kuşaklara göre zeki olmaları.

Şimdi gelelim kendi konumuza. Şu anki kuşak. Altın harflerle ve büyük puntolarla yazıyormuşum gibi hayal edin. ALFA KUŞAĞI. 2013-2030 yılları arasında doğanlar. Yani şu anki nesil. Onlar teknolojinin gerçek sahipleri. Peki kimin aklına gelmiş bu isimlendirme. Z kuşağı da bitince gelecek nesle ne diyelim. Elimizde başka harf kalmadı. O zaman Yunan alfabesine geçip ilk harfini kullanalım “Alpha / Alfa” . Bu isimlendirmeyi Avusturalyalı fütürist Mark McCrindle bulmuş ve sonra dünya genelinde kabul görmüş. Peki nedir bu Alfa Kuşağının özellikleri. Teknolojinin ve sanal dünyanın merkezine doğan bir kuşak ve sizde takdir edersiniz ki sosyalleşe bilme becerileri az. Bu dönem çocuklarında sık görülen bir problem “ geç konuşma” , paylaşımcı olmamak ve kendine odaklı olmak, sınırsız ve kolay erişim isteği. Şimdi eee hani altın harflerle yazıyordun Alfa Kuşağını diyebilirsiniz. O zaman gelelim o konulara. Şimdiye dek gelmiş geçmiş tüm kuşakların en eğitimlisi bu nesil olacak. Şimdiye dek gelmiş geçmiş tüm kuşakların teknolojiye en yatkını da bu nesil olacak. Bizi teknolojik devrimlerle tanıştıracak nesil de bu nesil. Yeni dünya düzeninde ülkemizi diğer ülkelerle yarışır seviyeye bizi bu nesil ve bundan sonraki nesiller taşıyacak. Bu yüzden Alfa Kuşağı ile aslında bir devir başlatmış oluyoruz.

Alfa Kuşağı daima teknoloji ile iç içe olacak bir nesil. Biz anne-babalar ve öğretmenler, çocuklarımızı sürekli gelişen teknolojinin içine sokmaktan rahatsız olduğumuz zamanlar olsa da çocuklarımız artık bu sürecin içinde. O zaman ne yapmalıyız. Onlara teknolojiyi bilinçli bir şekilde öğretmeliyiz. Bu süreci onların lehine çevirmeliyiz.

Yazımızın başlarında da söylediğimiz gibi artık okul öncesi müfredatına kadar inen bir ders kodlama. Kodlama aslında bir algoritmayı bilgisayarın anlayacağı bir dille ifade etmektir. Algoritma ise planlamaktır. Bir süreci başlatmak ve bu süreçte çıkabilecek sorunları öngörmek, bu durumlara göre alternatif çözümler oluşturarak onu adım adım sonuca ulaştırmaktır. Kodlamanın bir çok farklı yazım şekli olabilir ancak mantık aynıdır. Kodlama, algoritmik bakış açısı kazandırır, yaratıcı düşünmeyi geliştirir, olaylar arası bağlantı kurabilme ve yorum yapabilme yeteneğini destekler, bir sorun veya problem karşısında çözüm odaklı düşünmesini sağlar, görsel ve uzamsal algıları geliştirir, analiz yapma ve akıl yürütme becerisini geliştirir, olaylara farklı bakış açılarından bakmayı öğretir. Yani bir çocuğa geri dönüşü çoktur.

Eee madem çocuklarımız Alfa Kuşağı ve artık teknoloji onların bir parçası bizler de çocuklarımıza bu konuda bilinçli destekler olmak zorundayız. Çocukluk yaşlarda öğrenmek daha kolaydır. Örneğin yeni bir dil öğrenimi erken yaşlarda daha rahat öğrenilir çünkü algılar daha açıktır. Kodlama için de geçerli olan bu durum, çocuğun yaşına göre hazırlanmış çalışmalar ve etkinliklerle daha rahat öğrenilir. Bu yüzden de okul öncesi dönem kodlama hem çocuklarımızın gelişimi, hem yeni düzen gelişiminde geri kalmamak hem de ülkemiz için önemlidir.

Aşağıda sizler için okul öncesi dönem kodlama ile ilgili çalışma görselleri hazırladık. İlerleyen zamanlarda çalışmalarımızı çeşitlendireceğiz o yüzden bizi takipte kalın. Herkese iyi çalışmalar.

Mozaik kodlama çalışmaları için mozaik kodlama sayfamıza da göz atabilirsiniz.

"İlgi gören çocuk başarır."